Kültür Mantarı
Kültür Mantarı
Mantarlar doğanın bize sunmuş olduğu en güzel ve leziz yiyeceklerin başında gelmektedir. Oldukça zengin bir protein miktarı içermesinin yanı sıra zehirli çeşitleri de olduğundan dolayı bilinçsiz bir şekilde toplanması durumunda oldukça tehlikeli sonuçlar yaratabilmektedir. Bundan dolayı mantarlar kontrollü bir şekilde tüketilmelidir. Zira kontrollü bir şekilde tüketilen mantarlar hem protein açısından vücudumuzu oldukça besleyici hem de kesinlik ile zehirli olmadıklarından dolayı son derece besleyici bir besin kaynağı olacaktır.
Üretimi Nasıl Yapılıyor?
Yıkanmış kültür mantarı genellik ile gübre ile büyümektedir ve bu gübreleri hazırlayabilmek ise büyük bir ustalık gerektiren ve son derece dikkat ile yapılması elzem olan bir iştir. Zira at gübreleri genellik ile saman ile karıştırılan ve doğru nem ile sıcaklık ayarlanarak yetiştirilmesi gereken bir besin kaynağıdır. Besin kaynağı diyoruz çünkü at gübreleri mantarların büyümeleri için almaları gereken en temel besin zinciridir.
Bunun ile birlikte mantarlar miselyum ile aşılanmış olmalıdır. Buna ek olarak buğday tohumlarının özel olarak hazırlanmış olan bu gübre karışımı zemin kısmına ekilmelidir. Ekilmiş olan bu aşılı tipi buğdaylar mantar kökü olarak bilinen bir bitkiye dönüşür. Yaklaşık olarak iki hafta içerisinde mantar bitkileri büyümeye başlar ve hızlı bir şekilde büyüyen bu kültür mantarları her bir gün için büyüklüklerinin iki katına çıkmaktadır.
Ülkemizde Mantar Üretimi
Türkiye’de ilk olarak kültür mantarları 60’lı yılların ortasında Korkuteli bölgesinde üretilmeye başlanmıştır. Bu tarihlerden sonra aileler kendi hazırlamış oldukları özel ortamlar içerisinde mantar üretimini hızlandırmışlardır. Türkiye’de kültür mantarları bu iş ile uğraşan kimseler için büyük bir gelir kapısı yaratmaktadır. Aynı zamanda son yıllarda bu alan çok önemli bir gelişme yaşanmıştır: Korkuteli Meslek Yüksek Okulu bünyesi altında açılan mantarcılık bölümü her yıl yüzlerce öğrenciyi mezun ederek bu alanın gittikçe gelişmesine ön ayak olmaktadır.
Kültür Mantarı yetiştiriciliği alanında dünya geneli ile kıyaslandığı zaman modernite bakımından oldukça gerilerde olan ülkemizin bu alandaki en büyük rakibi Fransa olmaktadır. Buna ek olarak yıllık toplam 5 milyon ton üretilen kültür mantarının en yaygın olarak yetiştirildiği yer ise Amerika Birleşik Devletleri olarak bilinmektedir.
Son derece sağlıklı bir besin kaynağı olan mantar son derece şifalıdır. Şifa kaynağı olarak da mantarın iç kısmında yer alan ve bol miktarda bulunan A,D,P,K,B vitaminleri yer alır. Bunun ile birlikte fosfor, potasyum, demir ve kalsiyum gibi mineraller de yer alır. Son derece yüksek bir protein içermesinden mütevellit etin yerini tutan bu ürün mantar bağışıklık sistemini de güçlendirmektedir. Bunun ile birlikte pek çok hastalığa karşı da vücudu korur.
Bol miktarda vitamin içermiş olduğundan mütevellit beyin fonksiyonlarını güçlendirme konusunda da yardımcı olan ve bedensel gelişimin yanı sıra zihinsel gelişimi de sağlayan mantarlar aynı zamanda kalp ve damar hastalıklarına da fayda sağlar. Kansızlığa iyi gelmesi açısından da çok sık kullanılan ve diş ile kemik gelişimini sağlayan bu ürün aynı zamanda doğal bir depresyon savaşçısı olarak bilinir. Kan içerisindeki şeker seviyesini dengeleyen bu şifa ürünü aynı zamanda tansiyon rahatsızlığı bulunan kimselerin tansiyonunu da dengelediği gibi daha pek çok faydası bulunur.
Elbette bu ürünün zararları da vardır ki bunun başında fazla kullanılması durumunda cilt alerjisi, baş ağrısı ve alerji gibi durumlar ortaya çıkarır. Özellik ile hamile kadınlar ve emzirme dönemlerinde gereğinden fazla tüketilmesi de bazı sorunlar çıkarır.
- Posted by RomantiC
- Posted in Genel, Püf Noktalar
- Ara, 12, 2020
- No Comments.